AVRUPA, Ukrayna ile Rusya ortasındaki savaş nedeniyle Doğalgaz kriziyle boğuşurken, Türkiye Marmara Denizi’nin tabanındaki eski doğalgaz alanına 4.6 milyar metreküp doğalgaz depolayacağı dev bir projeyi hayata geçirmek üzere. Kolin-Kalyon işbirliğiyle yapılan ve birinci doğalgazın yıl sonunda verilmeye başlanacağı Kuzey Marmara Doğalgaz Depolama Tevzi Projesi sayesinde bu kış doğalgaz düşüncesi yaşanmayacak.
Kalyon İnşaat İdare Lideri Mehmet Kalyoncu projeyi, “Deniz tabanının 2 bin metre altındaki çalışmalar tamamlandığında Türkiye’nin yıllık doğalgaz tüketiminin yüzde 10’una yakın ölçüsü burada depolanabilecek. Bu da yaklaşık 5 milyon hanenin doğalgaz muhtaçlığının karşılanması demek. Türkiye’nin muhtemel bir savaşta doğalgazı cepte olacak” diye anlattı.
Türkiye Petrolleri Anonim Paydaşlığı 1980’li yıllarda Silivri açıklarında keşfedilen doğalgaz rezervini çıkarttıktan sonra bölgeyi terk etti. Atıl kalan bölgenin doğalgaz deposu olarak kullanılması gündeme gelince sismik araştırmalar yapıldı ve doğalgaz depolama çalışmaları başladı. Kuzey Marmara Doğalgaz Depolama Tevzi Projesi ismi verilen projeyi Kolin ve Kalyon iştiraki üstlendi. Şu an denizin ortasındaki platformlarda doğalgazın depolanacağı alanı hazırlamak için çalışmalar yapılıyor.
Biz de çalışmaları yerinde görmek için Marmara’nın ortasındaki o platforma seyahat ettik. Denize açılmadan evvel kısa bir bilgilendirme toplantısı yaptık. Seyahatimizde bize Kalyon İnşaat İdare Konseyi Lideri Mehmet Kalyoncu, Proje Yöneticisi Sercan Kalyoncu ve Proje Koordinatörü Zeliha Arda eşlik etti.
DEPO İKİ KATINA ÇIKACAK
Avrupa’nın güç kriziyle boğuştuğu bu günlerde Türkiye’nin Silivri’deki depolama alanında 2.84 milyar metreküp deposu ve günlük 25 milyon metreküp geri üretim tesisi bulunuyor. Proje tamamlandığında depolama alanı 4.6 milyar metreküpe, günlük geri üretim ise 75 milyon metreküpe çıkacak. Bu maksatla Marmara Denizi’nde Anadolu-01 ve Aras platformları kuruldu. Sabit deniz platformlarının altına toplam 18 kuyu açılacak. Açılan her kuyunun ömrü 30 yıl olacak.
TÜRKİYE’DE İLK
Anadolu-01 Türkiye’nin birinci sondaj platformu olma özelliğini taşıyor. Mehmet Kalyoncu platformu gezerken, tesisin kıymetini şu sözlerle aktardı: “Burası bir doğalgaz depolama tesisi. Savaşlarda ya da ani gaz kesitinde stratejik kıymete sahip. Ülkelerin arz-talep noktasında bir sorunla karşılaşıldığı noktalarda, doğalgaz arzını kesmemesi için aldığı önlem gayeli bir altyapı. Doğalgaz ucuzken satın alıp, burada depolayıp, değerliyken, yüksek fiyatlardan almamalarına imkân veriyor. Yani güç maliyetlerimizi ve arz güvenliğini arttıracak bir proje. Deposu dolu olan ülkelerin öbür ülkelerle yaptığı mutabakatlarda eli güçlü oluyor. Deponuz sıfır ise pazarlık talihiniz düşüyor.
30 GÜN KARAYA AYAK BASMAK YOK
Sondaj platformlarında misyonlu işçi 30 gün boyunca 12 saatlik vardiya sisteminde çalışıyor ve bu müddet zarfında acil durumlar hariç karaya ayak basmıyor. Revirde, 7/24 bir hekim ve sıhhat grubu hazır bekliyor. Tekrar 7/24 projeye tahsisli bir ambulans helikopter de Atatürk Havalimanı’nda içinde 2 pilotuyla halihazırda bulunuyor. Helikopter kullanımının mümkün olmadığı durumlarda, nakiller için süratli botlar planlanmış. Şu ana kadar acil müdahale gerektiren bir kaza meydana gelmemiş. Deniz platformunda çalışan her işçi BOSİET ismi verilen özel sertifikasyona tabi. Ayrıyeten vazife alanlarına nazaran, her işçi özel eğitim ve sertifikasyon gerekliliklerini yerine getirme koşulu da kelam konusu. Platformdaki fizikî güç gerektiren yahut gerektirmeyen her bir operasyon, özel iş müsaadelerine, eğitime ve makul onay serisine bağlı. Her bir aktivite öncesi yapılacak iş tarifleniyor, riskler belirleniyor ve yetkili amirlerden onay alındıktan sonra aktivitelere başlanıyor.
GECE VARDİYASI ÖYKÜ’NÜN
Kalyon Holding’in tek bayan icra şurası üyesi olan Zeliha Arda, karada bayan çalışan sayısının epey fazla olmasına rağmen geminin zorlayıcı şartları yüzünden bayanlar tarafından tercih edilmediğini söylüyor. Fakat, platformda sayılı bayan çalışan da var. Hikaye Aksoy 1.5 aydır mekanik işlerden sorumlu. O gece vardiyasından, Veysel Hansu ise gündüzden sorumlu. Hikaye için erkeklerin hakim olduğu bir alanda çalışmak gurur verici. Ona nazaran bir yerden sonra kadın-erkek ayrımı kalmıyor.
